BAŞPINAR KÖYÜ
 
  Ana Sayfa
  İletişim
  KÖYÜN TARİHÇESİ
  ÇERKEZ FİGÜRLERİ
  ZİYARETÇİ DEFTERİ
KÖYÜN TARİHÇESİ

 

Köyün ilk yerleşikleri 220 yıl önce Kafkasya'dan gelerek yerleşen Çerkez kökenli vatandaşlardır. Bu şahıslar Kabartayca dili konuşan mesajlardandır. Mesaj kolu Kafkasya' da bey sülalesinden olup, yönetici konumundadırlar. Bunlarla birlikte, Nogeyler, Dişekler, Hamogeler ve Algeyler de gelerek Başpınar Köyüne yerleşenlerdendir.Köyün ilk gelenlerine bugünkü Zile merkezindeki hamam yanı ikamet olarak verilmiş olmasına rağmen, anavatanlarındaki coğrafyaya benzer yer aradıklarından burasını kabul etmemişlerdir. Kağızman ve Reşadiye ovalarından yerleşmek için yer gösterilmişse de buralara da konaklamayıp, şimdiki dağlık ve ormanlık alan olan Başpınar' a yerleşmişlerdir.ilçeye 7 Km. mesafede bulunup, kuzeye doğru stabilize bir yolla gidilir. Köyün nüfusu oldukça azalmış, onhaneye kadar düşmüştür. 1966 yılında açılan ilkokulu şu an kapalıdır. Buna rağmen köyün okuryazar oranı ve yüksek okul mezunu çoktur. Köyden üç kişi pilot olarak askeriyede kurmay albaylığa yükselmiştir.Bütün arazileri dağlık olan köyün, sulanabilir arazisi yoktur, içme suyu kaynağı bakımından zengindir. Dağlar meşelik ormanlarla kaplıdır. Köy meralarında bahar aylarında bol miktarda madımak otu yetişmekte olup, bu yörede pancar derler ki; çabuk piştiğinden dolayı deyim haline gelmiştir. Başpınar' ın pancarı gibi tik demeden piştin" denir.Köyde büyüklere saygı ön plandadır. Gelenek görenekler düğün ve bayramlarda canlı tutulur. Önceleri köy içi ve akrabalık evlilikleri ön planda iken artık gençler dış evlilikler yapmaktadırlar. Köyün birçok insanı Seferberlik yıllarında cepheden dönmemiştir. Askerde topçu çavuşluğu yapan Halil Çavuş köye dönünce Aynacıoğulları cebir kullanarak kendi saflarına katmışlardır. Postacı Nazım ve Aynacıoğulları'nın Zile'ye baskın düzenlediklerinde, askeriyeden gasp ettikleri havan topunu Halil Çavuşa kullandırmak isterler. Halil Çavuş halka ve askere zarar vermemek için topun menzilini kale dışına ayarlayarak ateş eder. Durumun farkında olan isyancılardan tehdit aldıktan sonra, kale duvarlanna nişan alarak durumu idare ettiği kendi ağzından işitilmiştir.Başpınar Köyü ile Özüveren Köyü arasında 1920 yıllarında isyancılarla Kuvay-ı Milliye arasında çok sayıda çatışmaların olduğu, hatta milli kuvvetler yemek yerlerken Başpınar Köyü kenarında baskına uğrayıp çok sayıda şehit verdikleri köy büyüklerinden dinlenmiş gerçeklerdir. Bu mevkide hala o zamandan kalma boş mermi kovanları ve tüfek,tabanca kundakları paslanmış olarak bulunabilmektedir.Köy, geçimini hayvancılık ve tarımla sürdürmekte olup, ticareti civar köyler ve ilçe merkezi ile yapmaktadır.Köy odası geleneği yakın zamana kadar sürdürülmekte iken, bu geleneğin uzantısından doğan misafirperverlik ön plandadır.

 

 

 
Anket  
   
Bugün 3 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol